İş Dönüştüren Araçlara karşı Yapay Zeka Cihazları
Task transforming tools vs. Next generation intelligent
artificial agents
Edwin Hutchins, Cognition_in_the_Wild
Böylece, bu araçlar hesaplamayı fiziksel nesnelerin
basit işlenmesi ve kavramsal değerlendirmelerin algısal çıkarımları olarak
gerçekler. Fakat belki de bu arınma
gelecek nesil araçlarda eksik kalacak.
These
tools thus implement computation as simple manipulation of physical objects and implement conceptual
judgements as perceptual inferences . But perhaps this refinement will be
lacking from the next generation of tools .
Basit
“aptal” fiziksel cihazlarla etkileşimlerimizin hesaplamasal gücünü anlamakta
hata yaparak kendimizi bir çok
fırsatları israf edeceğimiz duruma sokuyoruz, sözde akıllı bilgisayarlar
ile. Psikoloji ve yapay zekanın
sinerjisi bizi daha çok akıllı yapay ajanlar yapmaya götürebilir, daha kuvvetli
iş-dönüştürücü temsiller yerine.
By
failing to understand the source of the computational power in our interactions
with simple "unintelligent" physical devices, we position ourselves
well to squander opportunities with so-called intelligent computers . The
synergy of psychology and artificial intelligence may lead us to attempt to
create more and more intelligent artificial agents rather than more powerful
task-transforming representations .
“Bizler
hepimiz muhakemesel bütünleyicileriz – içsel ve dışsal yapılardan oluşan
işlevsel sistemlerin fırsatçı birleştiricileri.” Düşünme için harici araçlardan tasarımlanmış
bir tür tanımlamak içsel yapay ürünlerin
rollerini görmeyi güçleştirir ve “Mikronezya seyrüsefer sisteminin yıldızların
görüntülerini bir çeşit, yerlerine bağlı
olarak görmesindeki gücü algılamayı güçleştirir.”
“We
are all cognitive bricoleurs - opportunistic assemblers of functional systems
composed of internal and external structures . “ Defining a class of designed external tools
for thinking makes it difficult to see the role of internal artifacts and “difficult to see the power of the sort of
situated seeing that is present in the Micronesian navigator's images of the
stars.”
Yıldızlar
yapay ürün değildir. İnsan yapımı bir
olgudan çok doğaldırlar, yine de doğru iç yapay ürünlerle etkileşim içinde(
“görme” stratejileri), Mikronezya seyrüsefer sisteminin en önemli yapılı temsili
medya ortamı haline gelir.
The
stars are not artifacts . They are a natural rather than a human -made
phenomenon , yet they do have a structure which , in interaction with the right
kinds of internal artifacts (strategies for "seeing"), becomes one of
the most important structured representational media of the Micronesian navigation
system.
Yıldızların
az ya da çok göz kırpmaları Micronezya seyrüsefer sisteminin önemli bir
bileşenidir. Yıldızların tamamen eşit
dağıldığı bir gökyüzünde yıldızlarla seyrüsefer imkansız olurdu:
Farklılık
bilgi içerir, ve bilgi verici hiç bir farklılık olmazdı bu durumda.
The
more or less random sprinkling of stars in the heavens is an important
component of the Micronesian system. In a sky with an absolutely uniform
distribution of stars, navigation by the stars would be impossible
:
information is difference , and there would be no differences to be seen as
informative .
Eğer yalnız
başına tek tek zihinlere, kültürel yapay ürünleri(sistemlerini) işleyen bireylerden oluşan sistemlerin
özelliklerini isnat edersek, tek tek zihinlere sahip olmayabilecekleri bir
süreci layık görmüş oluruz, ve yapay ürünleri işlemek için gerçekten sahip
olmaları gereken süreçleri soruşturamamış oluruz. Bu tür ilişkilendirme ciddi fakat sık sık
görülen bir hatadır.
If
we ascribe to individual minds in isolation the properties of systems that are
actually composed of individuals manipulating systems of cultural artifacts ,
then we have attributed to individual minds a process that they do not
necessarily have, and we have failed to ask about the processes they actually
must have in order to manipulate the artifacts . This sort of attribution is a
serious but frequently committed error .