Sınırlayıcı Koşulların Sağlanması olarak Durum Hakimiyeti
Interpretation
formation as Constraint Satisfaction
Edwin Hutchins, Cognition_in_the_Wild
Savaş gemisi kontrol güvertesi (Warship control bridge)
Bir çok
önemli insan faaliyeti çok sayıda oyuncunun bazı olgu gruplarının kendi içinde
tutarlı yorumlarını oluşturmaya çalıştığı sistemler tarafından yürütülür. Bu sistemlerin bazıları az sayıda kişinin bir
araya geldiği küçüklükte, bazıları ise gerçekten çok büyüktür.
Many
important human activities are conducted by systems in which multiple actors
attempt to form coherent interpretations of some set of phenomena. Some of these systems are small, composed
of
only a few individuals, while others are very large indeed.
Karışık bir
sistemin işletimi çoğunlukla bir ekip tarafından başarılır. Bir nükleer santral vardiyası, bir uçak uçuş
ekibi, veya büyük bir geminin kaptan köprüsü ekibi çok sayıda bireyin duruma
hakim olmaya çalıştığı küçük birer sistemdir.
The
operation of a complex system is often accomplished by a team. A shift of operators at a nuclear power plant
, an aircraft flight crew, or the bridge
team on a large ship is a small system in which multiple individuals strive to
maintain an interpretation of the situation at hand.
Electric
transmission grid control room
Bir sistemin
karmaşıklığı tek bir bireyin gereken tüm bilgiyi bütünleştirmesini imkansız
kılabilir, veya grubun çok sayıda elemanı başka görev gereklilikleri nedeni ile
orada bulunabilirler fakat dağıtılmış yorum oluşturmada yer alabilirler.
The
complexity of a system may make it impossible for a single individual to
integrate all the required information, or the several members of the group may
be present because of other task demands but may be involved in distributed
interpretation formation.
Hava
Trafik Kontrolü Alan Kontrol odası (Air Traffic Area Control
room)
Bir yorum
oluşturma bilgisayar uzmanlarının sınırlayıcı koşul sağlanması sorunu olarak
adlandırdıkları bir durumdur. Kendi
içinde tutarlı herhangi bir yorum bir takım kısımlardan oluşur; onlara varsayım
diyelim. Bazı kısımlar birlikte beraber
geçerlidir; diğerleri birbirlerini yasaklar ya da dışlar. Yorumun kısımları arasındaki bu ilişkiler
sınırlayıcı koşullar olarak adlandırılır.
Forming
an interpretation is an instance of what computer scientists call a constraint
-satisfaction problem. Any coherent
interpretation consists of a number of parts; call them hypotheses. Some
of
the parts go together with others or support one another; others exclude or inhibit one another. These relationships among the parts of the
interpretation are called constraints.
Dünyadan
gelen deliller yorumun bazı varsayımlarını daha fazla veya daha az olası
yapabilir.. Deliller ile doğrudan
doğruya desteklenen varsayımlar, doğrudan delillere sahip olmayabilecek diğer
varsayımlarla onları sınırlayıcı ilişkilere sahip olur.
Evidence
from the world makes some of the hypotheses of the interpretation more or less likely. These hypotheses that are directly driven by
evidence have constraining relations to other hypotheses for which there is,
perhaps , no direct evidence.
Hava
Trafik Kontrolü Kule Kontrolü (Air Traffic control
aerodrom tower control)
Bir yorum
oluşturmak işi çok sayıda varsayıma, varsayımlar arasındaki ve varsayımlarla
dünyadaki deliller arasındaki yakınlıkları atama çabası olarak görülebilir.
The
job of forming an interpretation can thus be seen as attempting to assign
likelihoods to the various hypotheses in such a way that the constraints among
the hypotheses and between the
hypotheses
and the evidence in the world are as well satisfied as is possible.
İyi yorum
hem kendi içinde tutarlı hem de eldeki veri ile uygun olandır. Dünyadan gelen deliller yorumun bazı
varsayımlarının doğru olma olasılığını azaltır veya çoğaltır. Deliller ile doğrudan doğruya desteklenen
varsayımlar, doğrudan delilleri olmayabilecek diğer varsayımlarla onları
sınırlayıcı ilişkilere sahip olur.
Good
interpretation is one that is both internally consistent and in agreement with
the available data. Evidence from the
world makes some of the hypotheses of the interpretation more or less likely. These hypotheses that are directly driven by
evidence have constraining relations to other hypotheses for which there is,
perhaps , no direct evidence.