Friday, April 24, 2020

Dağıtılmış Sistem Tasarımı



Dağıtılmış Sistem Tasarımı
Designing a Distributed System



Ekipler ekip elemanlarından daha farklı özelliklere sahip olabilir.  Bu farklılıklar hem teknoloji ile etkileşimlerden hem de muhakemesel işin sosyal dağıtımının etkilerinden olabilir.
Teams may have cognitive properties that differ from those of the team members.  These differences arise from both the effects of interactions with technology and the effects of a social distribution of cognitive labor.

Bir dağıtılmış sistem yerel işlevsel altsistemlere bölünüp inşa edilebilir.  Bu yerel işlevsel sistemler ekip elemanlarının etkileşimlerinde koordine edilir.  Etkileşimler, bileşenleri bir araya getirir ve altsistemlerden daha büyük bir işlevsel sistem inşa eder.
A distributed system can be divided and built from local functional subsystems.  These local functional systems are coordinated in the interaction of the members of the team. The interactions,  assemble the components, and build a larger functional system from the subsystems.

Daha büyük sistemin bileşenleri seri, paralel veya ikisinin bir bileşkesi şeklinde düzenlenebilir. Paralel organizayon sistemin girdi çıktı hızını arttırır.   Seri organizasyonun unsurları ise bir önceki adımların çıktılarını gerektirdikleri için daha düzenli ve kontrol edilebilirdir.  Hem paralel hem de seri organizasyon içeren bir karışık dağıtılmış sistem aynı zamanda bir eşzamanlılık(senkronizasyon) mekanizmasına ihtiyaç duyar.  Böylece daha büyük sistem herhangi bir bireyden çok farklı muhakemesel özelliklere sahip olur.
The components of the larger system may be  organised serially, in parallel or a combination of both.
Parallel organisation increases the speed of the system throughput.  While the elements of serial organisation requires the output of the previous steps it is more organised and controllable.  A complex distributed systems with both parallel and serial organisation also needs a synchronisation mechanism.  Hence the larger system has cognitive properties very different from those of any individual.

Sistemi daha küçük altsistemlere bölmek özel amaçlı tasarlanmış araçların kullanılma olasılığını arttırır.  Zanaatın bu araçları ile etkileşim kolaylaştırılabilir.  Aynı zamanda dağıtılmış sistemin sosyal organizasyonu güçlükleri hafifletmekte yardımcı olur.
Dividing the system to smaller subsystems increases the possibility to use specificly designed  tools.  Interacting with these tools of trade can be made simpler.   Also the social organisation of distributed cognition helps to eleviate difficulties.

Görevin parçalarına ayrımı ekibin her elemanının yalnız sınırlı bir veriye dikkat etmesini mümkün kılar.  Eğere problem bölünebilir ise her kişi izlenebilir bir problem ile ilgilenebilir.
The decomposition of the task enables  each member of the team to attend closely to only a limited set of data. If the problem can be divided up, each person can deal with a tractable problem.

“Dağıtılmış Hesaplama” bileşenler başarısız olduğunda sistem performansının makul bir şekilde düşmesi imkanını arttırır.  Ekibin elemanları ortak bilgilere sahip olduğu için, bir probleme yanıt olarak sistemin yeniden yapılandırılması onlar için mümkündür.
“Distributed computing " increases the prospects for graceful degradation " of system performance when components fail.  Because the members of the team have overlapping knowledge , it is possible for them to reconfigure dynamically in response to a problem “.

Harici çevre değişikliklerine uyum sağlama  dağıtılmış sistemlerde  merkezi sistemlerden daha kolaydır.  Eğer değişim yavaş ise, gerekli değişiklikler bütün düzenlemeler yerine yalnızca ilgili alt sistemlerde yapılabilir.
Adaptation to external environmental change may be easier in distributed than in centralized systems.  If the change is gradual and small, the necessary adjustments can be done only in the related local subsystems rather than a global rearrangement.

Girişlere ve çevre gürültüsüne sistemin tüm duyarlığını bir takım küçük sistemlerin İnce ayarı ve yeniden tasarımı ile azaltmak mümkündür.
A tuning of a number of small systems and a redesign is possible in order to minimize the overall system sensitivity to  inputs and environmental distortions.

Dağıtılmanın bir maliyeti algılama cihazları tarfından yapılan filtrelemedir.  Giriş işlemenin her aşaması gerçek giriş değerini silen bir soyutlama olarak çalışır.
One of the costs of distribution is the filtering performed by the sensors. Each stage of input processing works as an abstraction that eradicates the real input value.

Daıtılmanın bir başka maliyeti bir adımın başka bir adım tarafından engellendiği dar boğazların olası varlığıdır.  Tamponlar bu darboğazları yenmek için bir yoldur.
Another cost of distribution is the potential existance of bottlenecks that cause disruption of one step by another.  Buffers are a way to overcome bottlenecks.

“Emek dağılımının tasarım problemi: şahsi performansın grup düzenlemesine eş düşürülmesi kolay bir işlem değildir.  Görevin dağıtılmış şeklinde tek başına performansta var olmayan fırsatlar vardır.[1]
“The problem of the design of the distribution of labor : the mapping from individual performance to the group configuration is a nontrivial one.  Opportunities exist in the distributed version of the task that are simply not present in the solo-performance case. [1]

 [1] Edwin Hutchins, Cognition_in_the_Wild



Friday, April 17, 2020

Designing a Distributed System


Designing a Distributed System


Teams may have cognitive properties that differ from those of the team members.  These differences arise from both the effects of interactions with technology and the effects of a social distribution of cognitive labor .

A distributed system can be divided and built from local functional subsystems.  These local functional systems are coordinated in the interaction of the members of the team. The interactions,  assemble the components, and build a larger functional system from the subsystems.

The components of the larger system may be  organised serially, in parallel or a combination of both.
Parallel organisation increases the speed of the system throughput.  While the elements of serial organisation requires the output of the previous steps it is more organised and controllable.

A complex distributed systems with both parallel and serial organisation also needs a synchronization mechanism.  Hence the larger system has cognitive properties very different from those of any individual .

Dividing the system to smaller subsystems increases the possibility to use specifically designed tools.
Interacting with these tools of trade can be made simpler.   Also the social organisation of distributed cognition helps to alleviate difficulties.

The decomposition of the task enables  each member of the team to attend closely to only a limited set of data. If the problem can be divided up, each person can deal with a tractable problem.

“Distributed computing " increases the prospects for graceful degradation " of system performance when components fail.  Because the members of the team have overlapping knowledge , it is possible for them to reconfigure dynamically in response to a problem “.

Adaptation to external environmental change may be easier in distributed than in centralized systems.  If the change is gradual and small, the necessary adjustments can be done only in the related local subsystems rather than a global rearrangement.

A tuning and of the number of small systems and a redesign is possible in order to minimize the overall system sensitivity to  inputs and environmental distortions.

One of the costs of distribution is the filtering performed by the sensors. Each stage of input processing works as an abstraction that eradicates the real input value.

Another cost of distribution is the potential existence of bottlenecks that cause disruption of one step by another.  Buffers are a way to overcome bottlenecks.

“The problem of the design of the distribution of labor : the mapping from individual performance to the group configuration is a nontrivial one.  Opportunities exist in the distributed version of the task that are simply not present in the solo-performance case. [1]

 [1] Edwin Hutchins, Cognition_in_the_Wild




Saturday, April 04, 2020

Sosyal Etkileşim Dili olarak Performans


Sosyal Etkileşim Dili olarak Performans
Performance as language of social interaction
Edwin Hutchins, Cognition_in_the_Wild



Denizde seyir ve Demirleme işlemlerinde iş bölümü, konum tespiti çevriminin unsurlarını sosyal alanda dağıtır.  İşlemler sosyal organizasyon içinde nerede ise, hesapsal bağımlılıklar aynı zamanda sosyal bağımlılıklardır.
The division of labor mandated in Sea and Anchor Detail distributes the elements of the fix cycle across social space. Wherever computations are distributed across social organization, computational dependencies are also social dependencies .

Performans gerçek insan ilişkilerinde saklıdır.  Her eylem yalnızca hesaplamanın bir parçası, tamamlanan görevin bir parçacığı değil; aynı zamanda bir sosyal mesajdır.  İyi sosyal ilişkiler kurmak yetkin performansın önemli bir devindiricisidir(harekete geçiricisidir).
Performance is embedded in real human relationships . Every action is not only a piece of the computation , a bit of the task completed ; it is also a social message. Building and maintaining good social relationships becomes an important motive for competent performance .

Sosyal yapı yalnızca, üstünde iletişimin inşa edildiği çerçeve-yapı değil, aynı zamanda etkileşimlerden önce onların gerektiği gibi gerçekleşmesi için hazır olan mekanizmadır.  Neden pelorus operatörü işbirliği yapmalı?  Çünkü yeterli performans sosyal etkileşimin geçer akçesidir.
The social structure is not only the framework on which the communication is based, it is also the mechanism that is in place prior to the interactions to ensure that they take place as required .  Why should the pelorus operator cooperate? Because adequate performance is the currency of social interaction . 

Bir öğrenci insanların işte ne yaptıkları üzerine bir fikir belirtti, bir otomobil fabrikasında insanların çoğunlukla araba yaptıklarını belirterek.  Roy şunun gibi bir şey söyledi: “Ne yaptıklarını nasıl biliyorsun?  Belki de yaptıkları sosyal ilişkiler üretmek ve arabalar ise yan bir sonuç.”
A student was making a point about what people do at work, saying that in an auto factory people mostly make cars. Roy said something like: "How do you know what they are doing? Maybe what they are making is social relationships and the cars are a side effect."